Türk mutfağı denilince akla ilk gelen yemeklerden biri şüphesiz ki kebaptır. Adana Kebap, Urfa Kebap, Patlıcan Kebabı gibi bölgesel ve yöresel ufak tefek farklılıklar dışında kebap esas olarak etten yapılan ve közde pişirilerek yenilen bir yemek çeşididir. Peki hepimizin çok severek tükettiği bu yiyeceğin sofralarımıza nasıl geldiğini, tarihsel gelişimini hiç merak ettiniz mi?
Kebap kelimesi köken olarak Arapça `dan gelir. Köz, ateş ve et kelimelerinin birleşmesinden ortaya çıkmıştır. Bu da bize ateşin icat edildiği ilk zamandan beri kebabın da varolduğunu düşündürüyor.
Kebabın tarihçesine gelecek olursak: 1894 yılında Güneydoğu Anadolu gezisi sırasında Fransız araştırmacı Arkeolog Y.E.Goutier, Birecik `te yontma taş dönemine ait kabaca yontulmuş iki yüzlü bir balta bulmuş. Daha sonra da Kılıç Kökten, yüzey araştırmaları sırasında 1946 yılında Goutier`in bulduğu el baltasının yöresinde yine aynı döneme ait yemek yapımında, kebap yapımında kullanılan aletlere ulaşmış. Bu keşifler bizi, baltaların et parçalamada kullanıldığı düşüncesine götürüyor.
16. yüzyılda Birecik `te (Şanlıurfa) Dicle ve Fırat ırmakları üzerinde çalışan küçük ırmak gemilerinin yapıldığı tersaneler varmış. Bu tersanelerden birinin ustaları Halep `ten gelmiş. Aşçılarını da beraberlerinde getirmişler. Gelen aşçılar tersane işçilerine haftanın belli günlerinde kebap yaparlarmış. Bu ustaların yanlarında Birecikli çıraklar çalışırmış. Çıraklar zamanla ustalardan kebap yapmayı öğrenmişler.( 16. yüzyılda Birecik iskelesi önemli bir ticaret merkeziydi)
Zamanla yetişen Birecikli çıraklar bu iskelede kendi kebap dükkanlarını açmaya başlamışlar. Urfa halkı genelde acılı yemediği için, tatlı kıymadan yaptıkları kebaba Urfa kebabı ismini vermişler. Acılı kebaba da Birecik KebabI ismini vermişler. Birecik , Fırat Nehri’ne çok yakın olduğu için meyve ve sebzecilikte de önde gelen bir merkezdi.19. yüzyıla kadar Birecik kervan ticaretinin geçiş noktası olarak transit nakliyede önemini korudu. Ancak, Bağdat demiryolunun gelişmesiyle birlikte ticaret merkezi güneye kaydı. Birinci Dünya Savaşı döneminde de Birecik `te önemli bir daralma yaşandı. Bu durum birçok Birecikli kebapçının yeni bir merkez olan Adana `ya taşınmasına neden oldu. Bu kebapçılar Adana `da kebap kültürünün oluşmasına zemin hazırladılar. Bu nedenle aslı Halep `ten gelen, Birecik `te gelişen ve daha sonra Adana `ya yerleşen kebap kültürünün ülkemizdeki yayılma noktasının Birecik olduğu bilinmektedir. Fakat tüm gelişimi Adana'da devam etmiş hala da devam etmektedir.
0 Yorumları